15.AİLE VE TOPLUM KATILIMINA YÖNELİK PRATİK ÖNERİLER
AİLE VE TOPLUM KATILIMINA YÖNELİK PRATİK ÖNERİLER
* Gross, Haines, Hill,
Francis, Blue-Banning ve Turnbull’un (2015) aktardığına göre okullarda aile ve
toplum katılımı, öğrenci başarısı için
kritik bir bileşendir.
* Araştırmalar, güçlü aile-toplum- okul iş birliği geliştiren okulların
(a) sınıf seviyesine göre daha yüksek
bir yüzdeliğe (Sheldon,
2003),
(b) artan ebeveyn
gönüllülüğüne (Anderson, Houser ve Howland, 2010),
(c) desteklenen okul reformu çabalarına
sahip olduğunu (McAlister, 2013),
(d)
öğrenci sınav puanlarını artırdığını (Blank, Melaville, ve Shah, 2003),
(e)
öğrencinin okula devam oranlarını artırdığını (Sheldon, 2003, 2007; Sheldon ve Epstein, 2004)
(f) öğrencilerin okul dışındaki öğrenme
fırsatları için bağlantılar oluşturduğunu (Blank vd.,, 2003) göstermektedir.
* Aileler, çocuklarının ilk eğitimcileridir ve okul yıllarında ve daha sonraki
zamanlarda çocuklarının öğrenmelerini ve gelişimlerini etkilemeye devam ederler.
* Okulların ailenin eğitimdeki birincil
rolünü tanıması gerekir.
* Bu nedenle,
ailelerin ve okulların
ortaklık içinde çalışması
önemlidir.
* Literatür taraması aile-okul iş
birliği kapsamında aşağıdaki ilkelerin dikkate alınmasını ve bir aile-okul
eylem ekibinin ya da çalışma
grubunun, okul ve ev arasında, aşağıdaki ana başlıklar altında, önerilen
stratejilerin uygulaması gerektiğini ortaya
koymaktadır:
İletişim ve Etkin Katılım
* Okulun/ailenin iletişim ihtiyaçlarını değerlendirmek için bir anket yapılabilir.
* Okulun belirli
yerlerine "Hoş geldiniz" ifadeleri yerleştirilebilir.
* Velilerin okulla etkili iletişim
gerçekleştirebilmeleri için bir görevli ebeveyn irtibat sorumlusu
olarak atanabilir.
* Ebeveyn ve aile katılımı için yapılan
mevcut uygulamalar gözden
geçirilebilir.
* Okul kuralları, politikaları, misyon ve hedefleri, müfredat
standartları ve değerlendirme prosedürleri hakkında bir el kitabı geliştirmek için ebeveynler ve ailelerle çalışma
fikri üzerinde düşünülebilir.
* Bu el kitabı web sitesinde yayımlanabilir ya da yeni ebeveynlere verilebilir.
* Okul etkinliklerine, çalıştaylara vb. katılım için ebeveyn ve aile
zamanının uygunluğu öğrenilebilir; kişisel şartlar ebeveynlerin yüz yüze bir toplantıya katılmalarını
engellediğinde, ebeveyn-öğretmen görüşmelerinin alternatif yöntemleri (telefon, e-posta vb.) kullanılabilir.
* Öğrenci çalışmaları, gözden geçirilmesi ve yorumlanması için düzenli olarak evlerine gönderilebilir.
Evde ve Okulda Öğrenmeyi
Birleştirme
* Haber bültenleri, tartışmalar, sınıf toplantıları vb. aracılığıyla
ailelerin okulun ihtiyaçlarını ve verdikleri değerleri bilmeleri sağlanabilir.
Ebeveynlerin ve ailelerin, çocuklarının okuldaki öğrenmelerini teşvik etmesinin
ve desteklemesinin nasıl sağlanacağı belirlenebilir.
* Sınıf etkinliklerine aile katılımını sağlamak
için seçeneklerin ne olduğu araştırılabilir.
* Evdeki okuryazarlık/matematiksel beceri
öğrenme fırsatları araştırılabilir.
* Öğrencilerin ev ortamlarını tanıtan sınıf etkinlikleri belirlenebilir ve evden ya da daha geniş bir topluluktan kültürel kapsayıcılığı dâhil eden metinler
ve diğer etkinlikler kullanılabilir.
* Okulun ev ödevi politikası, ebeveyn desteğine rehberlik
etmek için tasarlanmış “ev ödevi rehberi”
ebeveynler ile birlikte gözden
geçirilebilir.
* Her yıl seviyesinde öğrencilerin ihtiyaç duyduğu beceriler hakkında ailelere bilgi sağlanabilir.
* Ev ve okul arasındaki öğrenci gelişimi hakkındaki
tartışmalar için ek fırsatlar sağlanabilir.
Topluluk ve Kimlik Oluşturma
*
Okulun yetişkinlere yönelik öğrenme ve
topluluk toplantıları için bir topluluk kaynağı hâline gelebileceği yollar düşünülebilir.
* Okulun potansiyel ebeveynlerinin ve potansiyel öğrencilerinin katılabileceği erken okuryazarlık, sağlık hizmetleri vb. gibi programlar planlanabilir.
* Daha geniş topluluktaki insanlar
ve yerel diğer kuruluşlar, okula danışmanlık yapmak ve sınıflarda konuşmak gibi çeşitli yollarla
okula dâhil edilebilir.
* Müfredattaki değerlerin tasarımına katılımcı ve kapsayıcı yaklaşımlar geliştirilebilir.
Ailenin Rolünü Tanıma
* Aileler
ve okul arasındaki iş birliği için gerçekleştirilen okul düzenlemelerinin iyi uygulamalar olup olmadığı
değerlendirebilir. İhtiyaçlarını ve önceliklerini belirlemek için ebeveynler, aileler ve toplumun
üyeleri araştırılabilir.
* Okul topluluğuna danışılarak, aile-okul ortaklıkları hakkında yazılı bir politika geliştirilebilir.
* Toplantı sonuçlarını diğer ebeveynlere sunmak için belirli
ebeveynler/ebeveyn grupları belirlenebilir.
Ortak Karar Verme Süreçleri Oluşturma
* Değerlendirme, raporlama ve müfredat değişiklikleri gibi yeni okul politikaları üzerine
danışılması ve görüş
alınması için okul topluluğuna başvurulabilir.
* Okula ve okul yönetimine resmî ebeveyn katılımı
teşvik edilebilir.
* Okuldaki tüm etnik, sosyo-ekonomik, engel grupları ve diğer gruplardan ebeveyn temsilcileri karar verme süreçlerine dâhil edilebilir.
* Karar verme gruplarına öğrenciler
(ebeveynlerle birlikte) dâhil edilebilir.
* Ebeveyn liderlerine eğitim ve destek sunulabilir ve tüm aileleri
bu liderlere bağlamak için ağlar kurulabilir.
Okulun Dışında da İş Birliği Yapma
* Toplum sağlığı, kültür, eğlence,
sosyal destek, diğer programlar veya hizmetler ve öğrencilere yönelik yaz programları
da dâhil olmak üzere, öğrenme becerileri ve yeteneklerine dayanan topluluk
etkinlikleri hakkında bilgi sağlanabilir.
* Rehberlik ve iş ortaklıkları gibi programlar için aileler bilgilendirilebilir.
* Yeni öğrenciler için mezun olmuş öğrenciler okul etkinliklerine katılmaya
davet edilebilir.
Okullar ve aileler tarafından geri dönüşüm, müzikal performanslar, yaşlılarla ilgili gönüllü etkinlikler ve kültürel faaliyetler gibi çalışmalar ile topluma hizmet uygulamaları yapılabilir.
* Okul-aile-toplum iş birliğini geliştirme konusunda yukarıda belirtilen stratejilerin yanı sıra aşağıdaki hususlar da göz önünde bulundurulmalıdır:
* Aileleri eğitimleriyle yakından ilgilendiklerinde çocuklar
okulda daha başarılı
olurlar.
* Bazı ebeveynler müdahalede bulundukları düşünülmesin diye ya da daha önce kötü deneyimler yaşadıkları için öğretmenle iletişim kurma konusunda isteksiz olabilirler.
* Bazı ebeveynler okul ile ilgili etkinliklere katılma konusunda diğerlerinden daha istekli olabilirler.
* Öğretmenlerin istekli ebeveynlerle etkin çalışması, diğer ebeveynler için bir model ve teşvik edici bir durum olmasını sağlayacaktır.
* Ebeveynler özel ihtiyaçları olan çocukları için bireysel eğitim planının hazırlanmasında yer alabilirler.
* Çocukların ilerlemesine ilişkin raporlar her dönem ebeveynlere gönderilebilir.
* Öğretmenler öğrencilerini evde ziyaret etmeye istekli olmalıdırlar, böylece çocuğun evdeki ortamını öğrenebilirler.
* Ebeveynler, çocuklarının sınıfını ziyaret etmeye davet edilebilir, böylece
sınıfta kullanılan öğretim yöntemlerini görebilirler.
* Ebeveynler, okula
danışarak, kendi kültürlerinde yer alan özel etkinlikleri ve festivalleri düzenleyerek okul içindeki kültürel ve etnik çeşitliliği zenginleştirebilirler.
* Ebeveynler için kısa eğitim kursları düzenlenebilir.
* Bu kurslarda; okulda ebeveynlerin katılabileceği ve özellikle çocuklarının yeni beceriler kazanmasına yönelik sosyal ve bilimsel etkinlikler düzenlenebilir.
Okul-Aile İş Birliğini
Değerlendirme
* Okul-aile iş birliğinin önündeki
engeller konusunda yapılan
araştırmalar sorunların üç başlık altında
kaynaklandığını ortaya
koymaktadır.
Eğitici/Öğretmen Kaynaklı
* Ebeveyn katılımına yönelik
olumsuz ön yargılar, öğrencilerle ve onların okul performansları ile ilgili
olumsuz ifadelerin kullanılması, ailelerle çatışma korkusu,
eğitimciler için aile iş birliğinin nasıl yapılacağı konusunda eğitim eksikliği başlıca
sorunlar olarak görülmektedir.
Aile Kaynaklı
* Eğitimi okula bırakarak pasif bir rol benimseme, dil ve kültürel farklılıklar nedeniyle okullara yönelik bilgi eksikliği ve yaklaşım farklılığı, destekleyici çevre ve kaynak eksikliği (örneğin, yoksulluk, hizmetlere sınırlı erişim), zaman kısıtlamaları, gereksinimlerine cevap bulamama, ekonomik nedenler başlıca aile kaynaklı etmenler arasında yer almaktadır.
İş Birliği Eksikliği
* Sadece sorunlar ortaya çıktığında iletişim kurulması, çocukların
performansıyla ilgili farklı bakış açıları, rutin bir iletişim sisteminin olmaması, aileler ve okul arasındaki önceki
olumsuz etkileşimler ve deneyimler,
iletişim için sınırlı zaman
ve anlamlı diyalog
kurulamaması başlıca sorun alanları olarak değerlendirilebilir.
Yorumlar
Yorum Gönder