15. DESTEK EĞİTİM MODELLERİ ( 1 video )
DESTEK EĞİTİM MODELLERİ
* Özel eğitim
ihtiyacı olan öğrenci
için uygun destek
eğitim modeline karar
vermek, özel eğitim alanında yıllardır tartışılan bir konudur.
* Bu noktada
karşımıza sıklıkla çıkan kavramlardan biri en az kısıtlayıcı ortamdır.
* En az kısıtlayıcı ortamın net bir tanımı yoktur.
* Her öğrenci
için en az kısıtlayıcı ortam farklı bir yerleştirme seçeneği
anlamına gelebilir.
* Ancak bu kavram genellikle öğrencinin normal gelişim
gösteren arkadaşlarından, evinden,
ailesinden ve toplumdan mümkün olduğunda az ayrılması anlamına gelir (Rozalski, Miller ve Stewart,
2011).
* Bu genellikle öğrencinin tam zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme ortamlarına yerleşmesi gibi anlaşılsa da bazı öğrenciler için en az kısıtlayıcı eğitim ortamı özel eğitim sınıfı ya da tamamen ayrıştırılmış özel eğitim okulları olabilir.
* Ancak burada temel alınacak düşünce, öğrencinin yaşamı olabildiğince normal seyrinde devam etmeli, sunulacak eğitim fırsatları öğrencinin bireysel ihtiyaçlarıyla uyumlu olmalı ve bireysel özgürlüğe kesinlikle gerekli olandan fazla müdahale edilmemelidir (Hallahan, Kauffman ve Pullen, 2014).
* Öğrencinin en az kısıtlayıcı eğitim ortamına yerleştirilmesi, tıbbi yetersizlik tanısına
ek olarak eğitsel
performans düzeyinin ve bununla bağlantılı olarak gereksinimlerinin belirlenmesinin sonucunda gerçekleştirilir.
* Ülkemizde özel eğitim ihtiyacı
olan öğrencilerin devam edebilecekleri eğitim
ortamları ya da yerleştirme seçenekleri en fazla kısıtlayıcı olandan en az kısıtlayıcı olana doğru aşağıda gibi sıralanmaktadır:
- Yatılı özel eğitim okul ve kurumları
- Gündüzlü özel eğitim okul ve kurumları
- Özel eğitim sınıfı
- Yarı zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme
- Tam zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme
Yatılı özel eğitim okul ve kurumları:
* Tamamı
özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerden oluşan bir okul içerisinde öğrenciye
gündüz eğitim verilirken akşam barınmasına olanak
veren eğitim kurumlarıdır (Kargın, 2012; Odluyurt, 2019).
Gündüzlü özel eğitim okul ve kurumları:
* Yatılı özel eğitim okullarında olduğu gibi bu okullara da tamamı özel eğitim ihtiyacı
olan öğrenciler devam
etmektedir. Bu okullardaki öğrenciler eğitim saatleri dışında
normal hayatlarına devam edebilir.
* İster yatılı ister gündüzlü olsun özel eğitim okulları ayrıştırılmış eğitim ortamları olarak kabul edilmektedir.
* Çünkü burada eğitim gören öğrencilerin tamamı özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerdir.
* Bu eğitim ortamları, özel eğitim ihtiyacı olan öğrenciler için düzenlenmiş özel bir çevrede, özel olarak yetişmiş personelle, öğrenci gereksinimleri dikkate alınarak oluşturulan program ve materyallerle öğrencinin gelişiminin daha iyi karşılanacağı görüşünden hareketle açılmıştır.
* Ayrıştırılmış eğitim ortamları farklı nedenlere bağlı olarak çeşitli
sınırlılıklara sahiptir.
* Öğrencilerin performansı iyi olan modeller görmemeleri, öğretmenlerin öğrencilere dönük beklentilerinin düşük olması, ayrıştırılmış eğitim ortamlarının etiketlemeye neden olması ve bu okullara devam eden öğrencilerin toplumsal yaşama uyum sağlama güçlükleri bu okulların sınırlılıklarıdır (Kargın, 2012; Odluyurt, 2019).
Özel eğitim sınıfı:
* Genel eğitim
okulları bünyesinde, özel eğitim ihtiyacı
olan öğrencilerin toplu bir şekilde eğitim alması için açılan ayrı bir sınıflardır.
* Özel eğitim sınıfları, özel eğitim okullarının açılmasının maliyetli olması, öğrencileri yaşadığı çevreden uzaklaştırmama ve öğrenciye kısmi de olsa normal gelişim gösteren akranlarıyla bir arada olma imkânı sağlaması bakımından tercih edilmektedir.
* Ancak alandaki uygulamalarda özel eğitim sınıflarının kısmi de olsa kaynaştırmaya hizmet etmediği; özel eğitim sınıflarına devam eden öğrenciler ile normal gelişim gösteren öğrencilerin sadece derslerde değil ders dışı etkinliklerde dahi ayrıldıkları görülmüştür (Kargın, 2012; Odluyurt, 2019).
Kaynaştırma/bütünleştirme yoluyla eğitim:
Özel eğitim ihtiyacı olan öğrencilerin genel eğitim ortamlarında yetersizliği olmayan akranlarıyla beraber tam ya da yarı zamanlı olarak eğitimlerini sürdürmelerine kaynaştırma/bütünleştirme yoluyla eğitim denmektedir (MEB,2017).
* Özel eğitim ve rehberlik
hizmetleri genel müdürlüğü
tarafından 2017 yılında çıkarılan Kaynaştırma/Bütünleştirme Yoluyla
Eğitim Genelgesi’nde her iki kavramın
birbirinin yerine kullanıldığı görülmektedir.
* Son yıllarda
bu kavramlarla birlikte
kullanılan bir diğer kavram da kapsayıcı eğitimdir.
* Nihayetinde alanyazında özel eğitim ihtiyacı
olan öğrencinin yetersizliği olmayan akranlarıyla birlikte
eğitim alması kaynaştırma, bütünleştirme ve kapsayıcı eğitim gibi farklı terminolojilerle ifade edilmektedir.
* Yarı zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme, özel eğitim ihtiyacı
olan öğrencinin gerekli
destek hizmetler sağlanarak bazı dersleri özel eğitim sınıfında
bazı dersleri kaynaştırma/bütünleştirme ortamlarında almasıdır.
* Tam zamanlı kaynaştırma/bütünleştirme, özel eğitim ihtiyacı olan öğrencinin gerekli destek hizmetlerle beraber, okulda geçirdiği sürenin tamamını normal gelişim gösteren akranlarıyla aynı sınıfta geçirmesidir.
* Her iki koşulda da destek hizmetlerin sağlanması zorunludur (Odluyurt,
2019).
* Destek hizmetler, sadece öğrenciye değil, öğrencinin ailesine,
öğretmenine ve okuldaki
diğer personele, uzman personel ve gerekli materyallerle sunulan danışmanlık hizmetleri olarak tanımlanmaktadır (MEB, 2021).
* Destek hizmetlerin sağlanmaması koşulunda kaynaştırma/bütünleştirmeden bahsetmek
mümkün değildir.
* Kaynaştırma/bütünleştirme uygulamaları kendi içerisinde birçok avantaj ve sınırlılığa sahiptir.
* Kaynaştırma/bütünleştirme uygulamalarına devam eden özel gereksinimli öğrenciler akademik ve sosyal
yönden uygun davranışları gözlemleyip model alabilirler.
* Bu durum bu öğrencilerin toplumsal yaşama uygun
davranışlar edinmelerini ve uyum sağlayabilmelerini kolaylaştıracaktır.
* Bu uygulamalar sayesinde normal gelişim gösteren öğrencilerin de bireysel farklılıklara yönelik farkındalıkları artabilir ve bu farklılıklara ilişkin tutumları olumlu yönde değişebilir.
* Özel eğitim
ihtiyacı olan öğrencilerin aileleri çoğu zaman çocuklarının yaşadıkları engelden kaynaklı kendilerini dışlanmış hissedebilirler.
* Kaynaştırma/bütünleştirme uygulamaları sayesinde bu aileler, normal gelişim
gösteren akranların aileleriyle ilişkiler geliştirerek kendilerini toplumsal yapının
bir parçası olarak
görebilirler.
* Bununla bağlantılı olarak normal gelişim gösteren öğrencilerin ailelerinin de farklılıklara saygı ve kabulünün
artması toplumsal yapı içerisinde
bütünleştirmenin yaygınlaşmasına katkı sağlayabilir (Wolery ve Wilbers,
1994).
* Kaynaştırma/bütünleştirme uygulamalarının başarıya ulaşması birçok
etkene bağlıdır.
* Tüm okul çalışanlarının ve sınıf öğretmenlerinin kaynaştırma öğrencisine ilişkin
olumlu tutumları, destek
hizmetlerin sağlanması, sınıf ortamlarında çeşitli çevresel düzenlemelerin yapılması, akranların kaynaştırma
öğrencisi hakkında
bilgilendirilmesi ve tüm velilerle iş birliği yapılması
bunlardan birkaçıdır (Özokçu,
2013).
* Alanyazında
kaynaştırma/bütünleştirme başarısını etkileyen
en önemli etkenlerin başında öğretmenlerin geldiği
görülmektedir.
* Öğretmenlerin bu uygulamalara
ilişkin olumsuz tutumlara sahip olması işleyişi
olumsuz yönde etkilerken öğretmenlerin özel eğitimle
ilgili bilgi ve becerilerinin artması ve materyal,
personel gibi çeşitli hizmetlerden
yararlanmaları öğretmen
tutumlarını olumlu yönde değiştirebilir.
* Kaynaştırma/bütünleştirme uygulamalarının başarıya ulaşmasını engelleyen
etkenlerden bir diğeri de uygun personel ve destek
hizmetlerin yetersiz oluşudur.
* Gerekli
durumlarda öğretmene ve/veya öğrenciye
destek hizmetler sağlanmıyorsa bu noktada kaynaştırmadan bahsetmek mümkün
değildir.
* Genel eğitim
okullarının fiziksel ortamının yetersizliği de kaynaştırma/bütünleştirme uygulamalarının başarısını olumsuz yönde etkileyebilir.
* Okulların fiziksel
yapısı tüm öğrencilerin bağımsız hareket etmesine
olanak verecek şekilde düzenlenmelidir (Kargın, 2010).
Yorumlar
Yorum Gönder