3.DEZAVANTAJLI GRUPLARA YÖNELİK SÜREÇ (2000 VE SONRASI)
DEZAVANTAJLI GRUPLARA YÖNELİK SÜREÇ (2000 VE SONRASI)
* Kapsayıcı eğitim
konusunda uluslararası gelişmeler çerçevesinde insan hakları temelinde başlayan
ve özel gereksinimlilerin ayrım
gözetilmeksizin haklarına yönelik vurgu ile devam eden süreç 2000’li yıllarda
çeşitli dezavantajlı gruplara yönelik
düzenlemeleri de beraberinde getirmiştir.
* 2000 yılında Senegal, Dakar’da toplanan Dünya Eğitim Forumu Dakar
Çerçevesi’nde marjinal gruplar; yoksul ve savunmasız bireyler, hapishanedekiler, mülteciler, ebeveynsiz çocuklar, çocuk işçiler,
okuma yazma bilmeyen ve
refakatçisi olmayanlar ile çeşitli özelliklerinden
dolayı toplum geneline aykırı olduklarının düşünülmesi nedeniyle dışlanmaya
maruz kalanlar olarak ifade edilmiştir. 26-28 Nisan 2000 tarihleri arasında
Senegal, Dakar’da düzenlenen Dünya Eğitim Forumu’nda “herkes için
eğitim” hedeflerine ne düzeyde ulaşıldığı ve 2015 yılına kadar hedeflere
ulaşılması için yapılabilecekler ele alınmıştır.
* Erken çocukluk eğitimi, kız
çocuklarının eğitim sürecine dâhil edilmesi, yetişkin okuryazarlığının
artırılması konuları özellikle vurgulanmıştır.
* Avrupa Komisyonu tarafından 2000
yılında yayımlanan Engelsiz Avrupa Tebliği’nde özel gereksinimli bireyleri sosyal ve ekonomik olarak engelleyen
sosyal, fiziksel ve tasarımsal engellerin ortadan kaldırılmasına yönelik bütüncül bir strateji ortaya
konulmuştur.
* Bu tebliğ Avrupa genelinde özel gereksinimli bireylerin meslek edinme, eğitim, bağımsız hareket edebilme ve ulaşımdan yararlanmalarına ilişkin bir çerçeve niteliği taşımaktadır.
* 2004 yılında ortaya konulan
Avrupa Komisyonu Engellilik Eylem Planı’nda ise engellerinden dolayı
ayrımcılığa maruz kalmaksızın iş sahibi olma ve istihdam,
toplumsal politikalara özel gereksinimlilerin dâhil edilmesi ve sosyal ortamda
herkes için ulaşılabilirliğin sağlanmasına ilişkin 2010 yılına kadar yapılması önerilenler ele alınmıştır.
* 2000’li yıllarda hem BM hem de
Avrupa Komisyonu tarafından yapılan organizasyonlar bu yıllardan önce yapılanlar ile birlikte sonraki süreçlere
temel oluşturarak, kapsayıcı eğitim bağlamında eğitim sistemlerinin dönüşümü perspektifini oluşturmuştur.
Dezavantajlı Gruplara Yönelik Sürece İlişkin Gelişmeler
* 2000 UNESCO
Dünya Eğitim Forumu
ve Dakar Eylem Çerçevesi; Avrupa Komisyonu Engelsiz
Avrupa Tebliği
* * Yılmaz Atman, B. (2022). Kapsayıcı
eğitim. H. Bakkaloğlu, S. Çelik & G. Tomris
(Ed.), Erken Çocukluk Özel Eğitimi içinde (s. 589-615). Ankara:
Vize Yayıncılık, adlı çalışmadan
uyarlanmıştır.
* 2003 BM Engellilik İçin Fırsat Eşitliği
* 2004-2010 Avrupa
Komisyonu Engellilik Eylem Planı
Eğitim Sistemlerinin Dönüşümü
(2005 ve Sonrası)
* Kapsayıcı eğitimin tarihsel sürecinde 1900’lü yılların ilk yarısında insan hakları temelli başlayan süreç zaman içerisinde dönüşüme uğramıştır.
* 2000’li yıllara gelindiğinde “kapsayıcılık” kavramı geçmişe göre daha çok
üzerinde konuşulan bir hâl almıştır ve eğitim sistemlerinin kapsayıcılık odağında dönüşmeye başladığı görülmüştür.
* Kapsayıcı eğitimin ne olduğu
konusunda geniş de olsa bir çerçeve oluşmaya başlayarak kimler için, hangi uygulamalarda kapsayıcı eğitimin işler
hâle getirilebileceği, uluslararası boyutta nelerin yapılabileceği daha derinlemesine ele alınmaya başlamıştır.
* Bu doğrultuda ana aktörler olan BM ve bağlı kurumları, Avrupa Birliğinin
(AB) çalışmaları ile pek çok düzenleme yapılmış, çeşitli belgeler
ortaya konulmuştur.
* Süreçteki gelişmelere paralel olarak kapsayıcı eğitim yaklaşımı özel
eğitim odağında ele alınan bir konu olmaktan
çıkarak “herkes için eğitim” vurgusu ile eğitim sistemlerinin tüm
bireylerin öğrenme ve gelişim özellikleri, ilgi ve gereksinimlerine yanıt verebilecek şekilde düzenlenmesine yönelik
olarak ele alınmaya
başlanmıştır.
Eğitim Sistemlerinin Dönüşümüne Yönelik Gelişmeler
* 2005 UNESCO Kapsayıcılık Rehberi: Herkes İçin Eğitime
İlişkin Erişilebilirliği Sağlama
* 2006 BM Engelli Hakları
Sözleşmesi
* 2006-2015 Avrupa Konseyi Engellilik Eylem Planı 2008 UNESCO Kapsayıcılığa Yönelik Politika Rehberi
* 2010-2020 AB Engellilik Stratejisi; UNESCO Herkes
İçin Eğitim İzleme
Raporu 2012 UNESCO
Eğitimde Dışlanma: Daha Kapsayıcı ve Adil Toplumlar
İçin Eğitim Sistemlerini Değerlendirme Rehberi
* 2015 UNESCO
Eğitim 2030 Eylem Çerçevesi
* 2017 UNESCO Eğitimde Kapsayıcılık ve Eşitliği Sağlama 2019-2030 Her Çocuk Öğrenebilir: UNICEF Eğitim Stratejisi
* 2020 UNESCO Salamanca Bildirgesi’nden 25 Yıl Sonra Eğitimde
Kapsayıcılık: Mevcut Durum, Eğilimler ve Zorluklar; Küresel Eğitim
İzleme Raporu: Eğitimde
Kapsayıcılık
* 2021-2030 AB Engelli Haklarına
Yönelik Strateji Belgesi
* 2005 yılı sonrasındaki önemli
gelişmeleri BM Engelli
Hakları Sözleşmesi ve UNESCO tarafından yayımlanan rehberler ve eylem çerçeveleri oluşturmaktadır.
* BM Engelli Hakları Sözleşmesi 2006 yılında ortaya konulmuş ve 2008 yılında yürürlüğe girerek 181 ülke bu sözleşmeye taraf olmuştur.
* BM Engelli Hakları Sözleşmesi
kapsayıcı eğitimi işler hâle getirmeye yönelik formüle eden uluslararası insan hakları
hukukunun ilk örneği ve 24. maddesi ile kapsayıcı eğitim hakkını dile getiren
ve yasal olarak bağlayıcılığı olan ilk uluslararası insan hakları belgesidir (Graham vd., 2020).
* 24. maddede “Taraf devletler, engellilerin eğitim hakkını tanır ve bu hakkın
ayrımcılık olmaksızın ve fırsat eşitliği temelinde gerçekleştirilmesi amacıyla her düzeyde kapsayıcı bir eğitim sistemi
sağlar.” hususu belirtilmiştir.
* Bu madde ve açıklamaları ile engellilerin kapsayıcı eğitim hakları açıkça
ilan edilmiş, engelli olma nedeniyle genel eğitim
sisteminden dışlanmaları yasaklanmış ve bireysel gereksinimlerin çeşitli
uyarlamalar ve düzenlemeler ile eğitim ortamlarında karşılanması ana hatlarıyla ortaya konulmuştur (Davis
vd., 2020). 2010-2020
AB Engellilik
Stratejisi, BM Engelli Hakları
Sözleşmesi’nin AB kapsamındaki uygulamalarına yönelik hazırlanmıştır.
* Bu strateji belgesinde; erişilebilirlik, katılım, kalite,
eğitim, sosyal güvenlik, istihdam,
sağlık alanlarında engelli haklarına ilişkin düzenlemeler yer almaktadır.
* Bu strateji belgesi 2021 yılı itibariyle güncellenerek 2021-2030
Engellilik Stratejisi’nde cinsiyet, ırk ve etnik köken, din ve inanç
özelliklerine göre ayrımcılık gözetilmeksizin insan hakları temelli yaklaşım,
topluma katılım, eşit erişim, kapsayıcı ve erişilebilir eğitim
konuları vurgulanmıştır.
* 2005 yılı ve sonrasında BM kuruluşları olan UNESCO ve UNICEF tarafından yayımlanan belgelerde kapsayıcı eğitim anlayışının nasıl uygulamaya aktarılabileceği, eğitim sistemlerinde kapsayıcı eğitimin yeri ve paydaşlar bakımından nasıl ele alınabileceği, sürdürülebilir kalkınma hedefleri boyutunda kapsayıcı eğitim ile ilgili ülkelerin yapabilecekleri ortaya konulmuştur.
* BM’nin yasal zemindeki kararlarının işler hâle getirilmesine yönelik hem
uluslararası alanda hem de sözleşmelere taraf olan devletlerin ulusal eğitim
politikalarına yön vermede bu raporların önemli bir yeri bulunmaktadır.
* Örneğin, 2015 yılında yayımlanan UNESCO Eğitim 2030 Eylem
Çerçevesi’nde BM’nin sürdürülebilir kalkınma
hedefleri kapsamında önerilen
hedeflerle uyumlu olarak “kapsayıcı ve adaletli kaliteli bir eğitimin tüm
çocuklara sağlanması ve çocuklar için yaşam boyu öğrenme fırsatlarının teşvik edilmesi” vurgulanmıştır.
* 2030 yılına ilerlerken erişim, adalet, kapsayıcılık, kalite ve öğrenme çıktıları
üzerinde daha çok yoğunlaşılması gerektiği belirtilmiştir. 2019-2030 yıllarına yönelik UNICEF
tarafından hazırlanan Eğitim Strateji Belgesi’nde ise
“her çocuk öğrenebilir ve öğrenme hakkı
vardır” ilkesi ile adalet ve kapsayıcılık vurgulanmakta; öğrenme fırsatlarına
adil erişim, herkes için geliştirilmiş öğrenme ve beceriler ile acil ve hassas
durumlarda çocuklar için daha iyi öğrenme ve koruma hedeflerine yönelik neler yapılabileceği ifade edilmektedir.
* Buraya kadar açıklanan kapsayıcı eğitime yönelik uluslararası gelişmelerin tamamı, çeşitli özelliklerinden dolayı ayrımcılığa ve dışlanmaya maruz kalma olasılığı bulunan bireyleri destekleme, onlarla ilgili politikalar oluşturma, kapsayıcı eğitim uygulamalarını hayata geçirmeyi sağlama boyutlarıyla kapsayıcı eğitim anlayışı ile ilişkilidir.
*Bu gelişmeler, uluslararası alandaki sözleşmelere taraf olan devletleri kendi iç hukukunda çeşitli düzenlemeler yapmaya yönlendirerek; eşitlik, adalet ve sosyal kabul temelinde uygulamalar yürütmelerine kapı açmaktadır.
* Kapsayıcı
eğitime ulusal düzeyde hangi
boyutlarda yer verildiği, “Kapsaycı Eğitime Yönelik
Ulusal Düzenlemeler” bölümünde ele alınmıştır.
Yorumlar
Yorum Gönder